Yüreğin benim memleketim; ben şimdi nereye gidersem gideyim gurbetteyim....

Tanıdığım bazı insanlara bakıp yüzlerini okuyorum. Çoğunda ''içerik yayından kaldırıldı'' yazıyor haberleri yok...

Peki ya yüreğim! Haddi hesabı yok içindeki 'can' kırıklarının...

Fakiri fakir eden kuru inat zengini fakir eden hayırsız evlat memuru fakir eden süslü avrat...

Soğuktan üşümenin çaresi sobaya atılan iki odundur. Yalnızlıktan üşümenin sebebi terkeden bir odundur.

Kokunu helal et. Aşkı zehir ettin zaten...

Telaşlı renklerin karanlığıma tutsaklığındandı zindanlarının boyası. Her bileğim ayrı ayrı kelepçeli...

Sahi neydi o kural... Sevince mi kaybediyorduk? Sen sen ol arkanda canlı ceset bırakma...

Dün tarih oldu yarın sır. Bugünümün kıymetini bil belki yarın yokumdur kim bilir?

Zaman elbet soğutur bir gün kalbimi. Ahlar mı kalır içimde anılar mı bilmeyeceksin!

Keşke seninle ayrı dünyalarda yaşayan iki aynı olsaydık. Oysa şimdi sadece aynı dünyada yaşayan iki ayrıyız......

Eskisi gibi 'öpeyim de geçsin' de diye kestim bileklerimi...

Selası verilmemiş ölülerim var benim. Bir de selası verildiği halde ölmeyenlerim...

Önce umutların sonra hayallerin sonra sigaran ve en son hayatın yanar...

Senli bir dua''nın sensiz amin''indeyim. Yüreğim çığlık çığlığa suskun yar! Sensizliğin en ağır mealindeyim...

Basit insanlarla uğraşma unutma kartal sinek avlamaz...

Nerdeyse ışığa inanmaz olacaktık öyle hızla büyüyordu içimizdeki karanlık...

Dert şu hayatta en uzun süreli sahip olduğum şey...

Sokaktaki köpeğe ekmek ve su verirsin; Yanından ayrılmaz. Değmeyecek birine ömrünü verirsin; - Bi köpek kadar olamaz.!

Kılık kıyafetinize gösterdiğiniz dikkat ve itinayı sözlerinizden neden esirgiyorsunuz?

Bu dünyada öyle insanlar var ki eskiciye versen karşılığında mandal bile alamazsın...

Ben çamurdan hayal kurdum binalarla yıktılar...

Omzunu vatanım bildiğim adam sürgün etti beni toprağından...

Yüreği ile yaşamayana yüreğinin sesini duyuramazsın...

Yaşadıklarından sen sorumlusun. Kader ve kısmet sadece isimdir...

Ne zaman söyleyecek bir sözüm olsa bakıyorum. Benden erken kalkan olmuş. Geç kalmışız ana rahmine düşmekte. Sevilmekte ve sevmekte...

Gönül Kapısı Herkese Açılır mı? İki Laf Eden Adam Sayılır mı? Bakma İnsan Oğlunun Uyruğuna Tanıyamazsın Basmadıkça Kuyruğuna...

Nankör bir direnişle seveceğime mert bir gözyaşıyla uğurlamaya razıyım. Bilirsin biraz delikanlıydı gözlerim. Kapanmamış hesabın var diyorsan adım dudaklarına bahşiş kalsın...

Bizim Kurduğumuz Hayallerde Ölüm Yaşadığımız Hayatta Ölümün Kendisi Vardır...

Hep böyledir birileri yalan olur birileri yanan...

Benim TOKATIM; adamın YÜZÜNÜ değil İÇİNİ acıtır! Çünkü BEN; o tokatı ELİMİN tersiyle değil YÜREĞİMİN tersiyle atarım!

Sensizim demeye yüreğimin varmadığı seninleyim demeye de kanıtımın olmadığı bir yokluktayım...

Elbet bizde biliriz lafı en inceden dokundurup içini acıtmasını....Lakin kıyılıyoruz. Ama kıyamıyoruz sevdiklerimize....

Yürekli bir kadının başı yüreksiz bir erkeğin omuzuna ağır gelir...

Daldaki son yaprak gibi saril hayata!

Yanında olmak isteyip de olamadığım bir gün daha bitiyor. İyi geceler sol yanım...

Bir Kadının Ruhu Bozuk Olacağına Bırakın Ağzı Bozuk Olsun. Hiç Olmazsa Doğru Söyler Sek Söyler Net Söyler!

Ey intihar süslü yalnızlık. Bilirsin hiç sevmedim seni. Seni her gördüğümde gözyaşlarımı astım kirpiklerime...

İnsanı ateş değil kendi gafleti yakar. Herkeste kusur görür kendisine kör bakar. Neye nasıl bakarsan o da sana öyle bakar....

Söyleyemediğim sözlere emanet ol... İçimde garip bi sızı içimde soğuk bi savaş...

Dinlediğim bir şarkıdan esinlenerek söylüyorum. Sende başını alıp gitme ne olur...

Keske Bende "Kelimeler Yetmez O'nu Anlatmaya" Diyebilsem... Maalesef Bende Tam Senlik Bir Kelime Var: Şerefsiz... !

Bende mutlu olmak istiyorum, kayıtlar ne zaman başlıyor...

Seni versinler ellere, beni vursunlar. Sana sevdanın yolları, bana kurşunlar...

Yediğin içtiğin senin olsun. Bana "sensiz yaşayamam" deyip te nasıl ölmediğini anlat...

Kimse Kimsenin Yarasına İnanmıyor Artık. Ötesi Yok. Hepimiz Kendi Acımızla Öleceğiz...

Söküklerimi dikerken, döküklerimi toplarken, kapı çalacak biliyorum...

Demiri demirle dövdüler; biri sıcak biri soğuktu. İnsanı insanla kırdılar; biri aç biri toktu!

Artık sarılsan da geçmez acım. Teninden başkasının kokusu gelir, daha çok yanar canım!

Artık sırtımı dönemiyorum insanlara. Mevzu korku değil; Sırtımda başka bir bıçağa yer kalmadı...

Yaşamak dedikleri bu işte! Ne yaparsan yap, önünde kader, arkanda keder. İkisinin toplamı bir ''hayat'' eder...

Ölünce beni kalbine göm, mekanım cennet olsun...

Öyle bir gittin ki, bakakalmak kaldı bana arkandan. Ne gözümü alabildim, ne göze alabildim...

SIZLIYOR BE ANNEM.... AŞK DEYİNCE KALBİM, DOST DEYİNCE SIRTIM...

Gözlerimizi uzaklıklar değil ki yalnız, göze alamadığımız yakınlıklar da acıtır...

Hadi kalbim topla kırıklarını da dua'ya gidelim. Yaradandan başkası anlamaz bizi...

Toprak, Sevdiklerimizi aldığı için mi böyle güzel kokar?

Ezenin köpeği olma! Ezilenin aslanı ol ki; mezar taşına it değil, yiğit yazsınlar...

Benim Kalbim Temiz Dünyanın En Kirli Cümlesi!

Herkese kalan bir miras vardır. Kimine para, kimine yara...

Seni, annen kadar sevecek, baban kadar merak edecek hiç kimse yoktur. O yüzden kimse bana Aşk'tan bahsetmesin!

ESKİDEN ARKADAŞLAR BİRBİRLERİNİN YANINDA HUZUR BULURDU, ŞİMDİ BİRBİRLERİNDE KUSUR BULUYORLAR!...

Bana göğüs kafesinden çekilmiş bir röntgenini gönder. Nereye gitsem "ikametgah belgesi" istiyorlar...

Ben kalem ucunda o kadar insan öldürdüm ki; hepsinin cesedi mısralarımda ölümsüzleşti...

En büyük hatayı yarım saatte cevap yazan insanlara, anında cevap yazarak yapıyoruz aslında...

Yine bir intihar sahnesinin başrolündeyim.... Düştüğüm boşlukta ne ölebiliyorum, ne de yaşıyorum...

Adamım diyenin omuzları geniş olmalı. Mezhebi değil...

Rüyalarımdaki Kadar Güzel Olsaydı Hayat, Şimdi Saçlarım Beyazlamazdı...

Sahibine yetişecek hecelerin yoksa, vurursun sükutunu, kör bir geceye...

Bazen aynaya bakmak geliyor içimden sırf, sırtımdan vurmayacak birini görmek için...

Ruh hastası öyle kolay olunmuyor. Mesela ben yıllarımı verdim...

ÜZÜLME! En azından herkesle hayal kurulmayacağını öğrendin!

Öyle deli bir yalnızlık ki soluduğum, hiçbir akıllı kalabalığa karışamıyorum....

70 yaşındaki bir nine, trafikte su satabiliyorsa, fahişelik yapmanın alemi yok!

Aşk uyudu ranzalarda, düşler eskidi gitti. Islığıma gömüyorum kalbimdeki sözleri...

Hayaller ve gerçekler yarışır. Hayaller hep önden gider; Ama her zaman gerçekler kazanır....

Sevmenin haddi olsun, hesabı olmasa da olur...

Ben sadece papatyaları severdim. Sen nerden çıktın?

İtle köpekle uğraşacak vaktim olsaydı veteriner olur, insan gibi görünen hayvanları tedavi ederdim !

Gözyaşını değil, akıtanı sileceksin...

Bir erkeğin yumruğu kadar serttir bazen bir kadının sözü...

Ben sadece, çocukluğumda hiçbir şey düşünmeden, erkenden uyuduğum gecelerimi özledim...

Herkes birbirine sığınıyor bu devirde. Aşk acıya, acı gözyaşına, ben sana, sen ona. ÖYLE İŞTE...

Oysa siyahında bir rengi vardır.... Vazgeçmiş insanların taşıdığı umutlara benzer.

Çocukken Düşerdik Yerlere Kanardı Sağımız Solumuz, Büyüdükte Ne Oldu Düşmeden Kanıyor Hergün SOLUMUZ.

Acılarımı güncelliyor, aklıma gelince gülüşlerin...

Yürekleri daracık bazılarının. Ne sevgi sığıyor içine, ne de insanlık...

Bir ah çeker yüreğim birde besmele. Unutma sevdiğim her ahım şikayetimdir Rabbime...

Konu sen olunca, kalbim şeriat'la yöneltiliyor adam! Sana uzanan eli kesesim, seni düşünen kafa'ya sıkasım var!

Paran kadar değil, yaran kadar konuş...

Bir gece yarısı uyanıp "oh be rüyaymış" diyebilseydim keşke gidişine...

Sizin bu ayrılık dediğiniz şeyin Türkçe meali neydi? Hayır siz ağlıyorsunuz da, ben neden ölüyorum!

İnancım gereği domuz eti yemem diyenler; sıra kul hakkı yemeye geldiğinde dibini sıyırıyorlar...

Hayatıma Yeni İnsanlar Almama Gerek Yok, Ben Daha Hayatımdakileri Tanıyamadım...

Tam da özledim diyeceğim ama yüzüğün dilime dolanıyor...

Doruklardan yuvarlansan da tutarım taşları ama kaldıramam bir damla gözyaşını.

Aynaya baktığımda değil, gözlerine baktığımda görmek istiyorum. Mutluluğun üzerime yakıştığını...

Birer birer, seve seve çıktığım aşk basamaklarını, onar onar, söve söve iniyorum şimdi....

Şimdi ben, hangi yüreğe güvenip, ruhumu özgür bırakayım? Her şey bu kadar kirliyken...

Neden suskunsun diyorlar. Yürek yâr'alı olunca, bir "göz", bir de "kalem" konuşur. Dil sus'ar bilmiyorlar...